Eğirdir Turizm Danışma Bürosu

Türkiye'nin Elma Bahçesi

Elmanın Başkenti, EĞİRDİR
                                                                                
Elma, tarihsel süreçte Eğirdir’in en önemli meyve türü olmuştur. 2014 yılı TÜİK rakamlarına göre Türkiye’de yaklaşık 2.500.000 ton, Isparta’da 650.00 ton, Eğirdir’de ise 250.000 ton elma üretimi yapılmaktadır. Türkiye’de yetiştirilen her 4 elmadan 1 tanesi elmanın başkenti olarak bilinen Isparta’da, Isparta’da yetiştirilen her 3 elmadan 1 tanesi ise Eğirdir’de üretilmektedir.
 
Red Delicious (Starking Delicious, Starkrimson Delicious, Scarlet Spur ve Redchief gibi) ve Golden Delicious grubundaki (Starkspur Golden Delicious ve Golden Reinders gibi) çeşitler elma üretiminde en büyük paya sahiptirler ve bu çeşitler Eğirdir’in hemen hemen tüm köylerinde yetiştirilmektedir. Bunların dışında, Gala, Granny Smith, Fuji, Braeburn ve Cripps Pink (Pink Lady®) gibi çeşitlerle kurulu bahçeler de mevcuttur. Ayrıca ilçe bünyesinde faaliyet gösteren ‘Meyvecilik Araştırma Enstitüsü’nde’ yerli ve yabancı orjinli 400’ü aşkın elma tip ve/veya çeşidi muhafaza altında tutulmaktadır.
 

Eğirdir, deniz seviyesinden olan yüksekliği (~940 m) ve Batı Torosların konumu nedeniyle İç Anadolu’nun karasal iklimi ile Akdeniz iklimi arasında geçiş iklimine sahiptir. Artık bir marka ismi haline gelen ‘Boğazova’, Eğirdir gölü ve Kovada gölleri arasında kuzey-güney yönünde uzanan 2-2.5 km genişliğinde ve yaklaşık 25 km uzunluğunda bir vadidir. Oldukça yüksek iki dağ sırası arasında uzanması, Boğazova’ya dünya’da sadece birkaç bölgeye nasip olan müthiş bir iklim ve toprak avantajı sunmaktadır. Yüksek dağlardan gelen alüviyonlar toprağı zenginleştirirken, göllerden gelen su buharı havayı yumuşatarak elmanın oldukça hoşlandığı hava nemini bölgeye temin etmektedir. Nitekim, en kaliteli elmalar genellikle, yağışlı, soğuk ve nemli ılıman iklim bölgelerinde yetiştirilmektedir. Eğirdir gölünün yumuşatıcı etkisi çok düşük sıcaklıkları önlemek suretiyle, tüm dünyanın ve Türkiye’nin muzdarip olduğu ilkbahar geç donlarını bölgeden uzak tutmaktadır. Bu nedenlerle Boğazova, ağızda tat bırakan aromaya sahip elmalarıyla eşsiz bir elma bahçesi hüviyetindedir. Boğazova’da yetişen elmalar tüm Türkiye’de ‘Eğirdir Elması’ olarak ün yapmıştır. Buna bağlı olarak gelişen ekonomi, bölgede şirketleşmeye yön vermiş ve sonuçta Eğirdir 150000 tonluk soğuk hava deposu kapasitesiyle depolamada Türkiye’nin en önemli merkezlerinden birisi olmuştur.
 
Eğirdir’in elma üretiminde bir marka haline gelmesi esasında çok önemli 2 büyük proje ile gerçekleşmiştir. 1950’li yıllarda devreye sokulan birinci projede, Eğirdir gölünün ayağı derinleştirilmiş ve Kovada gölü ile birleştirilmiştir. Böylelikle eskiden küçük bir göl gibi görünen ve bataklık hüviyetindeki ova ideal bir tarım ortamına dönüştürülmüştür. 1969 yılında tamamlanan Boğazova Sulama Projesi ile 25000 ha alan sulanabilir hale getirilmiştir. İkinci büyük proje ise, 1952 yılında Boğazova’da kurulan Eğirdir Fidanlığıdır. Fidanlık bu güne kadar çeşitli isimlerle faaliyetlerine devam etmiş ve 2015 yılında ‘Meyvecilik Araştırma Enstitüsü (MAREM)’ ismini almıştır. 1950’li yıllarda kurum müdürü Mustafa Akay ve Ziraat Teknisyeni Halil Üstün Starking Delicious çeşidiyle kapama bahçelerin kurulmasına vesile olan kişiler arasındadır. Nitekim bu tarihten önce dağınık ağaçlar şeklinde Amasya ve Ferik elmalarından söz edilmektedir. Starking Delicious çeşidinin piyasada çok büyük bir ilgi görmesi, kurumun bu çeşide ait fidanları çiftçilere dağıtması ile devam etmiş ve böylelikle bugüne kadar gelen süreç başlatılmıştır. Meyvecilik sektörüne sayısız insan kazandıran kurum, fidancılık faaliyetlerini büyük ölçüde özel sektöre devretmiş ve daha çok bilimsel çalışmalara ağırlık vererek meyvecilik alanında Türkiye’nin en aktif merkezlerinden biri haline gelmiştir.
Eğirdir, ülke bazında hemen hemen tüm şehirlere elma temin etmesinin yanında, yurt dışına elma ihraç eder konuma gelmiştir. Bugün Eğirdir; elmasını tüm dünyada tanınan bir marka haline getirmek için çalışmalarını sürdürmektedir.
 
 
 
 
Elmanın Sağlığa Faydaları
 
Beyin ve Sinir Sistemi
Nörotoksin adı verilen, doğal ve yapay olarak bulunabilen toksinlere maruz kaldığımızda sinir sistemi fonksiyonlarında anormallikler oluşur. Bunun nedeni sinir dokusunun bu toksinler nedeniyle zarar görmesidir ve bu duruma “nörotoksisite” adı verilir .
“Ben bu toksinlerle temas etmiyorum” diye düşünebilirsiniz ancak kemoterapi, radyoterapi, bazı ilaçlar, gıda kimyasalları, tarım ilaçları ve bazı kozmetik ürünler bu nörotoksinlerden içerir ve farkında olmadan bu toksinlere maruz kalabilirsiniz.
Ayrıca nörotoksisite sadece dışarından vücuda giren maddeler nedeniyle değil aşırı stres yüzünden artan serbest radikaller nedeniyle de oluşabilmektedir. “Oksidatif stres” denen bu durum beyin hücrelerinde hasara yol açabilmektedir.
Nörotoksinlerin sinir sistemi üzerindeki etkileri ne kadar süreyle ve ne miktarda maruz kalındığına bağlı olarak değişmekle birlikte baş ağrısı, bilişsel fonksiyonlarda zayıflama, sanrılar, hafıza zayıflaması gibi belirtiler ortaya çıkabilir.
Bu alanda yapılan çalışmalar elmanın, muz ve portakalla birlikte nörotoksinlere karşı hücre yapısını koruduğunu ve strese bağlı hücre hasarını önlediğini ortaya koymaktadır.
 
 
 
 
Aynı araştırmalara göre elma ve diğer meyvelerin düzenli tüketimini sinir dokusunun bozulumu ile ilgili Alzheimer, Parkinson gibi hastalıkların görülme riskini düşürmektedir.
 
 
 
 
 
Kan Şekerinin Dengelenmesi
Elmanın kan şekerini dengelemesi konusunda yapılan çalışmalar aslında oldukça yeni sayılır ama bu araştırmalarda elde edilen sonuçlar için ümit verici denebilir.
Elmanın şekeri düzenleyen etkisinin temel nedeni bir antioksidan olan “polifenol” bakımından zengin olması.
Ponifenoller gıdalar yoluyla alınan karbonhidratların sindirimini ve vücut tarafından işlenmesini yavaşlatarak kan şekerinin yemekten hemen sonra aşırı yükselmesini önlüyor.
Bir diğer araştırmaya göreyse elma, yaban mersini ve üzüm gibi meyveleri düzenli olarak tüketmek tip 2 diyabet riskini önemli oranda azaltıyor. Ancak aynı araştırmada bu meyvelerin suyunu içmenin yüksek oranda şeker içermesi nedeniyle tip 2 diyabet riskini artırdığı belirtilmiş.
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Yani günde 1 elma, 100 gram yaban mersini veya 100 gram üzüm yemek faydalı ama aşırıya kaçmak zararlı olabiliyor.
 
 
 
 
 
Kalp Sağlığı
Elmanın pıhtı veya plak oluşumunuz bağlı damar tıkanıklığı, damar sertleşmesi, hipertansiyon, oksidatif strese bağlı damar tahribatı gibi kalp ve damar hastalıkları riskini azalttığı uzun zamandır biliniyor. Bunun 2 nedeni var; ilki “flavonoid” adı verilen güçlü bir antioksidan bakımından zengin olması, ikincisi ise sindirimi düzenleyen besin lifi içermesi.
Günde 1 elma yiyerek toplam kolesterolü ve LDL kolesterolü düşürebilir ve pek çok damar hastalığının başlıca nedeni olan “yağ oksidasyonu (lipid peroksidasyonu)” riskini azaltabilirsiniz.
 
 
 
Kansere Karşı Koruma
 
Amerikan Kanser Araştırmaları Enstitüsü’ne göre elma, yüksek besin lifi içeriğiyle kolon kanserine, 
yüksek C vitamini içeriğiyle gırtlak kanserine ve antioksidan içeriğiyle mide ve akciğer kanserine karşı koruma sağlıyor. Enstitü tarafından desteklenen ve yayınlanan araştırmalarda hiçbir meyvenin tek başına yeterli olmadığı ancak elmanın kansere önlemede en etkili meyve olduğu belirtilmiş.
Elmanın kansere karşı etkisi üzerine yapılan bir diğer araştırmaya göre elmada bulunan quercetin, kateşin, phloridzin ve klorojenik asit kadınlarda akciğer kanseri riskini %21 oranında azaltıyor.
Cornell Üniversitesi tarafından laboratuvar hayvanları üzerinde yapılan bir çalışmada ise kırmızı elmanın mevcut kanserli tümörlerin küçülmesini sağladığı tespit edilmiş.
 
 
 
Felç
20 farklı araştırmanın sonucuna göre günde 2 küçük elma (200 gr) felç riskini önemli oranda azaltıyor. Yine aynı araştırmalara göre her gün 200 gram taze sebze yerseniz felç riski %11 oranında azalıyor.
Tüm araştırmalar elmanın felç riskini azaltan etkisinin başta “kuersetin” olmak üzere içerdiği diğer antioksidanlar nedeniyle oluştuğu belirtiliyor.
Hollanda kaynaklı 20.069 kişinin katılımıyla yapılan geniş çaplı araştırma bu verileri doğrular nitelikte. Yaşları 20 ile 65 arasında değişen ve herhangi bir sağlık sorunu bulunmayan katılımcılar 1 yıl boyunca takip edilmiş. Daha çok taze sebze ve meyve tüketen katılımcılarda felç görülme oranının diğerlerine göre %53 daha az olduğu belirlenmiş
 
 
 
Astım
1200 kadın ve çocuklarının katılımıyla Utrecht Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre hamilelik döneminde düzenli olarak elma tüketen kadınların çocuklarında astım görülme riskinin %50 oranında azaldığı tespit edilmiş.
Avustralya’da kaynaklı 1600 yetişkinin katılımıyla yapılan bir diğer çalışmada ise elma tüketiminin astım riskini ve bronşiyal hassasiyeti azalttığı belirlenmiş.
Bu araştırmada elde edilen sonuçlar, daha geniş çaplı, 10.000 kadın ve erkeğin katılımıyla yapılan Finlandiya kaynaklı bir çalışma ile destekleniyor
 
 
 
 
Kemik Sağlığı
Sadece elmaya özgü bir bileşen olan “phloridzin” 50 yaş üzeri erkeklerde ve menopoz dönemi sonrası kadınlarda görülen kemiklerin zayıflaması, kemik yoğunluğunun azalması, kolay kırılması gibi sorunları ve osteoporoz gibi hastalıkları önlemeye yardımcı oluyor.
Aynı konuda yapılan bir diğer araştırma ise daha çok meyve, sebze ve tam tahıllı gıdalar tüketen 50 yaş üzeri yetişkinlerde travmaya bağlı kemik sorunları daha az görülüyor.
 
 
 
 
Elmanın Diğer Faydaları
  • E, C vitamini içermesi ve antioksidanlar bakımından zengin olması nedeniyle katarakta karşı koruma sağlar.
  • Elmada bol miktarda bulunan besin lifi bağışıklık sistemini güçlendirir.
  • Besin lifi aynı zamanda kabızlığa karşı ve kabızlığın giderilmesi için de önerilmektedir.
  • Antioksidanlar, A, E, C vitamini içeren elma yaşlanmanın cilt üzerindeki etkilerini geciktirir.
  • B kompleks vitaminleri olan riboflavin, tiamin ve vitamin B6 vitamini sinir sistemini korur ve kırmızı kan hücresi üretiminde kullanılır.
 
Elmanın Besin Değeri
1 orta boy elma (+- 180 gr, kabuğuyla birlikte)
95 kalori
19 gram şeker
159 gram su
16.4 mg omega 3 yağ asitleri
78.3 mg omega 6 yağ asitleri
4 gram besin lifi (günlük ihtiyacın %14’ü)
0.5 gram protein (günlük ihtiyacın %1’i)98.3 IU A vitamini (günlük ihtiyacın %2’si)
8.4 mg C vitamini (günlük ihtiyacın %14’ü)
0.3 mg E vitamini (günlük ihtiyacın %2’si)
4.0 mcg K vitamini (günlük ihtiyacın %5’i)
0.1 mg B6 vitamini (günlük ihtiyacın %4’ü)
0.2 mg niasin (günlük ihtiyacın %!’i)
5.5 mcg folat (günlük ihtiyacın %1’i)
10.9 mg kalsiyum (günlük ihtiyacın %1’i)
 
0.2 mg demir (günlük ihtiyacın %1’i)
9.1 mg magnezyum (günlük ihtiyacın %2’si)
20 mg fosfor (günlük ihtiyacın %2’si)
195 mg potasyum (günlük ihtiyacın %6’sı)
0.1 mg manganez (günlük ihtiyacın %3’ü)
ve az miktarlarda thiamin, riboflavin, bakır içerir.
 

Yukarıdaki rakamlar yetişkinler için USDA tarafından belirlenen 2000 kalorilik referans diyetine baz alınarak oluşturulmuştur.
 
 
 
 
Eğirdir'de Yetiştirilen Başlıca Elma Çeşitleri
 
GOLDEN DELICIUSSCARLET SPURGOLDEN SMOTHEEGRANNY SMİTHJERSEYMACMONDİAL GALAMUTSURED CHİEFRED ROMERED SPURSANTANASTARK SPUR GOLDENSTARKİNG DELİCİOUS